VEDA HUTBESİ
Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla Andolsun, size kendi içinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir. O, size çok düşkün, mü’minlere karşı da çok şefkatli ve merhametlidir. (Tevbe Suresi - 128)
Rasulullah'ın Veda hutbesi
Ey insanlar! Sözümü iyi dinleyiniz! Bilmiyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamıyacağım.
İnsanlar!
Bugünleriniz nasıl mukaddes bir gün ise, bu aylarınız nasıl mukaddes bir ay ise, bu şehriniz (Mekke) nasıl mübarek bir şehir ise, canlarınız, malarınız, namuslarınız da öyle mukaddeştir, her türlü tecâvuzden korunmuştur.
Ashabım!
Muhakkak Rabbınize kavuşacaksınız. O'da sizi yaptıklarınızdan dolayı sorguya çekecektir.
Sakın benden sonra eski sapıklıklara dönmeyiniz ve birbirinizin boynunu vurmayınız!
Bu vasiyetimi, burada bulunanlar, bulunmayanlara ulaştırsın. Olabilir ki, burada bulunan kimse bunları daha iyi anlayan birisine ulaştırmış olur.
Ashabım!
Kimin yanında bir emanet varsa, onu hemen sahibine versin. Biliniz ki, faizin her çeşidi kalıdırılmıştır.
Allah böyle hükmetmiştir. İlk kaldırdığım faiz de Abdulmutallıb'in oğlu (amcam) Abbas'ın faizidir. Lakin ana paranız size aittir. Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız.
Ashabım!
"Dikkat ediniz, Cahiliyeden kalma bütün adetler kaldırılmıştır, ayağımın altındadır. Cahiliye devrinde güdülen
kan davaları da tamamen kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası Abdulmuttalıb'in torunu İyas bin Rabia'nın kan davasıdır.
Ey insanlar!
"Muhakkak ki, şeytean şu toprağınızda kendisine tapınmaktan tamamen ümidini kesmiştir.
Fakat siz bunun dışında ufak tefek işlerinizde ona uyarsanız, bu da onu memnun edecektir. Dininizi korumak için bunlardan da sakınınız.
Ey insanlar!
Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah'tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allah'ın
emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allah'ın emriyle helal kıldınız. Sizin kadınlar üzerinde
hakkınız, kadınların da sizin üzerinizde hakkı vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınızı; yatağınızı hiç
kimseye çiğnetmemeleri, hoşlanmadığınız kimseleri izininiz olmadıkça evlerinize almamalarıdır. Eğer
gelmesine müsade etmediğiniz bir kimseyi evinize alırlarsa, Allah, size onların yataklarında yalnız
burakmanıza ve daha olmasza hafifçe dövüp sakındırmanıza izin vermiştir. Kadınların da sizin üzerinizdeki
hakları, meşru örf ve adete göre yiyecek ve giyeceklerini temin etmenizdir.
Ey mu'minler!
Size iki emanet burakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız.
O emanetler, Allah'ın kitabı Kur-ân-i Kerim ve Peygamberin (a.ş.m) sünnetidir.
Mü'minler!
Sözümü iyi dinleyiniz ve iyi belleyiniz! Müslüman Müslümanın kardeşidir ve böylece bütün Müslümanlar kardeştirler.
Bir Müslümana kardeşinin kanı da, mali da helal olmaz. Fakat malını gönül hoşluğu ile vermişse o başkadır.
Ey insanlar!
Cenab-ı Hakk her hak sahibine hakkını vermiştir. Her insanın mirastan hissesini ayırmıştır. Mirasçıya vasiyet
etmeye lüzum yoktur. Çocuk kimin döşeğinde doğmuşsa ona aittir. Zina eden kimse için mahrumiyet vardır.
Babasından başkasına ait soy iddia eden soysuz yahut efendisinden başkasına intisaba kalkan köle, Allah'ın,
meleklerinin ve bütün insanların lanetine uğraşın. Cenab-ı Hakk, bu gibi insanların ne tevbelerini, ne de adalet ve şehadetlerini kabul eder.
Ey insanlar!
Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Adem'in çocuklarısınız, Adem ise topraktandır. Arabın Arap olmayana, Arap olmayanın da Araap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi; kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahında kırmızı tenli üzerinde bir üstünlügü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah'tan korkmaktadır.
Allah yanında en kıymetli olanınız O'ndan en çok korkanınızdır.
Azası kesik siyahî bir köle basınza amir olarak tayin edilse, sizi Allah'ın kitabı ile idare ederse, onu dinleyiniz ve itaat ediniz.
Suçlu kendi suçundan başkası ile suçlanamaz. Baba, oğlunun suçu üzerine, oğlu da babasının suçu üzerine suçlanamaz.
Dikkat ediniz! Şu dört şeyi kesinlikle yapmaycaksınız:
Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmayacaksınız.
Allah'ın haram ve dokunulmaz kıldığı canı, haksız yere öldürmeyeceksiniz.
Zina etmeyeceksiniz.
Hırsızlık yapmayacaksınıız.
İnsanlar!
Lâilahe illallah deyinceye kadar onlarla cihad etmek üzere emrolündüm. Onlar bunu söyledikleri
zaman kanlarını ve mallarını korumuş olurlar. Hesapları ise Allah'a aittir.
İnsanlar!
"Yarın beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz?"
Şaheb-i Kıram birden şöyle dediler:
Allah'ın elçiliğini ifa ettiniz, vazifenizi hakkıyla yerine getirdiniz, bize vasiyet ve nasihatta bulundunuz, diye şehadet ederiz!
Bunun üzerine Resul-i Ekrem Efendimiz (S.A.V.) şehadet parmağını kaldırdı, sonra da cemaatin üzerine çevirip indirdi ve şöyle buyurdu:
Şahid ol, yâ Rab! Şahid ol, yâ Rab! Şahid ol, yâ Rab!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum Yazma Kuralları !
1- Küfürlü, Sataşmacı, Spam veya Reklam İçeren Yorumlar Yapmamaya
2-Yaptığınız yorumun, yazıyla alakalı olmasına Spam veya Reklam İçeren Yorumlar olmamasına özen gösteriniz.
3- Her zaman nazik bir üslup kullanmaya dikkat ediniz.
4- Cevap yazma süresi değişiklik gösterebilir.
5- Yorumlarınız Yönetici Onayından Geçtikten Sonra Yayınlanacaktır.
6- Anlayışınız için TEŞEKKÜRLER..
Dost Yurdu Radyo